Konutta ipler alıcıların elinde

Gayrimenkul piyasasında işlerin hiç de iyi gitmediğini bilmeyen yok gibi. Hem yapımcı inşaat firmaları, hem aracı emlak firmaları, hem de konut ihtiyacı olup da alamayanlar büyük sıkıntı çekiyor. Aslında sıkıntının asıl nedeni ihtiyacı olanların konut alamamasından kaynaklanıyor. ABD ve İngiltere'de finans piyasalarında yaşanan tarihi gelişmeler de emlak sektöründe en azından önümüzdeki 1-2 yıl içinde işlerin çok da parlak gitmeyeceğini gösteriyor. 2004-2005 yıllarında ‘bomba’ gibi patlayan emlak piyasasında fiyatlar yüzde 200’lere varan oranlarda artmıştı. Son 1-2 yıldır fiyatlarda yaklaşık yüzde 30 seviyesinde bir gerileme söz konusu olsa da, gayrimenkul fiyatları hala genel alım gücünün üzerinde seyrediyor. İstikrarsız ekonominin erittiği gelirlerle ancak temel ihtiyaçlarını karşılayabilen vatandaş yüksek seviyedeki konut kredisi faizlerine de sarılamıyor. Durum böyle olunca kimse de gidip ihtiyacı olmasına rağmen konut alamıyor. Böylece emlakçılar da bir bir ofislerine kilit vurmak zorunda kalıyor. Satılık tabelaları gün geçtikçe artıyor ama konut almak isteyenlerin sayısı azalıyor. İnşaat firmaları ise ellerindeki projelerin satışını tamamlayıp yenisine başlamak istiyor ama bu tabloda bu konutlar satılacak gibi görünmüyor. Satamayınca da sıkıntı başlıyor. Yani piyasada ciddi bir kısır döngü yaşanıyor. Kimse memnun değil. İhtiyacı olan alamıyor ve satamıyor. Önceki yıllarda kral olan konut satıcıları artık neredeyse konutlarını alıp pazarda satmaya başlayacak. Ama maalesef böyle bir pazar kurulmuyor. Piyasada çok sayıda talep fazlası satılık konut var. Bu durum cebinde parası olan ya da kredi borcunu ödeyebilme gücüne sahip olanları yeni kral ilan ediyor. Çünkü sadece bu yeterlilikteki kişiler konut alabiliyor. Böyle olunca da el üstünde tutuluyor, büyük hürmet görüyorlar.Potansiyel alıcı oldukları için sıkışık piyasada pazarlık güçlerini de kullanıyorlar. Onlar da bu işin tadını sonuna kadar çıkartıyor. Çünkü biliyorlar ki bu sefa hep sürmeyecek. Emlak piyasası bu; ne zaman ne olacağı belli olmuyor. Piyasada bugün kral olan ertesi gün bir teba olabiliyor. Ancak bir gerçek var ki ihtiyacı olup da alım gücü yetersiz olanlar bir türlü tebalıktan kurtulamıyor.