Konut alımında "saplantılı" tercihler

Adana Ticaret Odası İnşaat Meslek Komitesi Başkanı Halil Avcı, özellikle Anadolu'da yaygın bir gelenek olan ''büyük konut'', ''birkaç balkon'' ve ''misafir odası'' geleneğinin, günümüzün çekirdek aile koşullarında lüks olduğunu belirterek, ''ideal bir konutun 70-100 metre kareyi geçmemesi gerektiğini'' söyledi.

Avcı, havaların ısınmaya başlamasıyla birlikte yeni projelerin başladığını, satışların düşük fiyatlara rağmen durağan seyretmesine karşın, sektördeki hareketliliğin önümüzdeki dönemler için umut verici olduğunu bildirdi.

Konut almak isteyenlere önerilerde de bulunan Avcı, müteahhitler olarak her gelir kesimine uygun konutlar ürettiklerini, konforun artık sonsuz olduğunu ancak, konut alırken bütçenin ve aile büyüklüğünün dikkate alınması gerektiğini ifade etti.

Bazı gelişmiş ülkelerde devlet başkanlarının bile 60 metre karelik konutları tercih ettiklerinin gazetelerde haber konusu olduğunu anımsatan Avcı, ''Oysa bizim toplumumuz küçük konuta alışamadı. Büyük kentlerde ekonomik sıkıntıların getirdiği etkiyle bu biraz kırılsa da Anadolu'da halen yaygın'' dedi.

Avcı, özellikle Anadolu'da yaygın olan ''büyük konut'', ''birkaç balkon'' ve ''misafir odası'' geleneğinin evde çok kullanılmayan, atıl bölümler oluşturduğunu belirterek, şunları kaydetti: ''Bunlar günümüzün çekirdek ailesi için lüks. Normal bir gelir düzeyine sahip çekirdek bir aile için ideal ev 70-100 metre karedir, bundan fazlası ayrıca yük getirir.

Misafirperverlik bizim kültürümüzde var, elbette bu güzel bir meziyet ancak, bu alanları günlük yaşam içinde değerlendirmeliyiz. Bir de balkon alışkanlığı atıl yerleri büyütüyor.

Sıcak kentlerde güney cephelere bakan balkonlar esintisi nedeniyle tercih edilir, bir de çamaşır balkonu olabilir. Ancak, bazı konutlarda 3-4 hatta 5 balkon görebiliyoruz. Bazı apartmanlarda bu atıl bölümden rahatsız olanlar bu balkonları odalara dahil ediyor ancak, bu kez dışardan çirkin bir görüntü oluyor. Bu yüzden bu gelenekten vazgeçmek lazım.

Milyarlarca Dolar Boşa Gidiyor

Avcı, Avrupa Birliği'ne giriş sürecinde, artık binalarda kimlik kartı zorunluluğu getirildiğini, iklimlendirmenin bir adım daha önce çıktığını vurgulayarak, şöyle devam etti: ''Bu konuda önemli yasal düzenlemeler yapılıyor. Çünkü, izolasyona önem verilmemesi nedeniyle Türkiye'nin yılda yaşadığı enerji kaybı milyar liraları buluyor. Bu yüzden, keselerini ve sağlıklarını düşünenler için izolasyon ve merkezi ısıtma, artık olmazsa olmaz koşul olarak aranmalı.

Bilinçli vatandaşlarımız bunu artık sorguluyor. Ancak, bazı vatandaşlarımız da evin fiyatıyla ilgili yorum yaparken izolasyonu hiç dikkate almıyor.'' Avcı, izolasyon sisteminin yanı sıra merkezi ısıtma sisteminin de konutun enerji giderlerini yüzde 30'u aşan oranlarda aşağıya çektiğinin unutulmaması gerektiğini kaydetti.