Kolay Kredi Türkiye'de Alarm Veriyor
International Herald Tribune’da birinci sayfadan verilen bir makalede “Türkiye’nin patlayan ekonomisi düşüşe mi yöneliyor? Kesinlikle öyle görünüyor” iddiasında bulunuldu.
“Türkiye’nin patlayan ekonomisi düşüşe mi yöneliyor? Kesinlikle öyle görünüyor” iddiasında bulunan gazete, “Türkiye’nin hırslı tüketicileri borçlanma ve harcamaya devam ediyor. Beklendiği gibi bankalar faizleri yükselterek tüketicilere daha pahalı borç verdi. Ancak kişisel kredilere erişimin her zamankinden daha kolay olmasıyla, özgürce harcayan Türklerin ellerini sıkı tutacaklarına ilişkin az işaret var” görüşünü savundu.
Cari Açık önceki İki Çöküşe Dayanıyor
Landon Thomas Jr. "Türkiye'de kolay kredi alarm başlattı" başlıklı makalesine "Türkiye’nin patlayan ekonomisi düşüşe mi yöneliyor? Kesinlikle öyle görünüyor” diye başladı. IHT, Türkiye’de brokerların 150 bin dolarlık arabalar için dört ay bekledikleri ya da iki mislini ödeyip aldıkları, bir gayrımenkulcünün merkezde 9.7 hektarlık araziye 800 milyon dolar ödediği örneğini verdi. Gazete, ekonominin aşırı ısınmasında suçlunun “olağan şüpheli”, agresif bankalar olduğunu kaydetti.
Kabaran tüketici iştahını SMS ve ATM’lerden krediler vererek giderme gibi yaratıcı yollar keşfeden bankalar bulunduğunu belirten IHT, “Analizciler ve bankacılar bu çok amaçlı tüketici kredilerdeki büyüme patlamasının ülkenin cari işlemler açığındaki endişe verici genişlemeyi ateşlediğini söylediler, açığın bu yıl GSYİH’nın yüzde 8’i olacağı tahmin ediliyor. Türkiye’nin finansman açığının büyüklüğüyle ilgili sıkıntısının kökü önceki iki çöküşte ve kimileri tarihin tekerrür etmesinden endişe duyuyor” denildi.
Manik Büyüme
Türkiye’nin son 20-30 yılda diğer yükselen ekonomilerden daha fazla “lunapark treni” karakteri gösterdiği, kaçınılmaz bir şekilde yıkıcı çöküşlerin izlediği manik büyümeler gösterdiğini iddia eden IHT şöyle dedi:
“-Ancak, Haziran’daki seçimlerde üçüncü kez güçlü ekonomiyi taşmak üzere iktidara gelmesi beklenen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bu kez farklı olacağı sözünü veriyor. Birçok kişi ekonomi çökmeden hemen önce bunları söyledi. Ancak on yıl süren büyümesi sadece kısa bir süre küresel finansal kriz esnasında kesintiye uğrayan Türkiye’de hükümet ve iş âlemi önderleri ülkelerinin yükseliş-çöküş sendromunu aştıklarını ve ekonomi politika yapıcılarının şimdi ‘yumuşak inişi başarmada’ daha donanımlı olduğunu savunuyor.”
2005-2008 arası tüketici kredilerinin yılda ortalama yüzde 61 arttığı, yavaşlamaya başladıktan sonra artışın geçen yıl yüzde 42 olduğu belirtilen makalede, geri dönmeyen kredilerin az görüldüğü vurgulandı. Gazete, “Aslında Türkiye’nin bankalarının sağlığı –özellikle Avrupa ile kıyaslandığında- Türkiye’nin bugüne kadar olan yıldız ekonomik performansının başarılarından biri. Çağdaş Cumhuriyet’in 88 yıllık tarihinde hepsinden daha keskin bir Müslüman karakterli hükümetin başı Sayın Erdoğan’ın yönetimi altında Türkiye, kendisini dünyanın en büyük 17’nci ekonomisi yapan geçen yıl 730 milyar dolarlık bir GSYİH meydana getirdi” dedi.
Yaşam standardı Yunanistan ve İtalya’da yaşayanların üçte birinden az olsa da Türk ekonomisinin Çin gibi yılda yüzde 9 büyüdüğünü belirten, bu yıl yüzde 8 enflasyon yaşayıp, GSYİH’sının yüzde 2 bütçe açığı vereceğinin tahmin edildiğini kaydeden IHT, hükümetin bankalar nezdinde kredileri sınırlayıcı önlemlerini anlattı. Makalede şöyle denildi:
“Yeterince açık olmadıysa mesajı, Türkiye’nin zirvedeki ekonomi yetkilisi Ali Babacan, bankalar karşılık vermezse hükümetin ‘polisiye tarzda’ önleme başvurmak istemediği uyarısını yaparak pekiştirdi, -gazeteci ve yazarların durumu eleştirdikleri yazılarından dolayı tutuklandıkları zamanda yankılanan bir açıklama. Sorun bankacıların artık tamamen aynı telden çalmaması. Türkiye’nin hırslı tüketicileri borçlanma ve harcamaya devam ediyor. Beklendiği gibi bankalar faizleri yükselterek tüketicilere daha pahalı borç verdi. Ancak kişisel kredilere erişimin her zamankinden daha kolay olmasıyla, özgürce harcayan Türklerin ellerini sıkı tutacaklarına ilişkin az işaret var.”
Dışarda Yiyip Modayı İzliyorlar
IHT, Garanti Bankası’nın tüketici kredilerinden sorumlu yöneticisi Ali Fuat Erbil’in “Anında kredilerin başarısı, daha genç ve daha dinamik bir Türkiye’nin yükselen satın alma gücünü yansıtıyor. Genç kuşak, anne babalarından daha fazla harcıyor. Dışarda yiyor, modayı izliyor, BlackBerry’ler alıyorlar. Ve daha daha...” sözlerine yer verdi. Gazete, Başbakan Erdoğan’ın açtığı 54 katlı Safir adlı gökdelenin Türkiye’deki tüketim ve yatırım tutkusunu gösterdiğini belirterek makalesini şöyle bitirdi:
“Şimdiye kadar binanın lüks alışverişe ayrılan beş katı oldukça ince bir kalabalığın dikkatini çekti. Alışveriş merkezine doyan İstanbul sonunda limitlerine ulaştığını gösterebilecek bir işaret olabilir. Fakat bir çizgi hızlı asansörlerin gözetleme katına 261 metre yükseldiğini gösteriyor. Empire State Building’in yüksekliğinin üçte ikisinden az. Fakat oradan İstanbul’un Avrupa ve Asya’ya yayılan çarpıcı görüntüsüyle, Türkiye’nin bir başka çöküşle bitmeyeceğine bahse girdikleri patlamasını finanse eden banka yöneticileri için yapılan genel merkezlerin oluşturduğu sıraya bakılabilir.