Halkbank'tan krizde, rakiplerine açık çağrı:

28/02/2009

Kredisini kısan veya verdiği krediyi çağıran bankalar haberi sıklıkla gündemde. Ancak bu süreçte Halkbank adete ezberi bozuyor. Kredisini geri çağırmayan banka şu kritik çağrıyı yaptı:

Finans kesiminin yaşadığı kriz reel kesimi de vurdu. Pek çok bankanın son aylarda ya kredisini çağırdığı veya kredi şartlarını ağırlaştırdığı biliniyor. Ancak bugün Halkbank'tan gelen açıklama tüm rakiplerini açık tutum almaya sevk edecek türden. Anadolu Ajansı'na konuşan Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Ömer M. Baktır, Halkbank'ın kullandırdığı kredilerde artış olduğunu belirterek, ''Geri çağırdığımız krediler olmadı. Aksine, bankacılık teamülleri içerisinde firmaların nakit akışkanlığının bu dönemde rahat geçirilebilmesi için ilave krediler de verdik. Şu anda 1 milyonu aşkın kredili müşterimiz var'' dedi. Baktır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen yıl kullandırılan krediler açısından bankacılık sektöründe yüzde 20 artış olduğunu ifade ederek, ''Halkbank olarak bu oranın çok üstünde kredi kullandırdığımızı ve sektördeki payımızın geçen yıla göre daha da arttığını söyleyebilirim'' dedi. Kredilerin geri dönmesinde sorun yaşayıp yaşamadıkları konusunda Baktır, şunları söyledi: ''Geri çağırdığımız krediler olmadı. Kredilerin geri çağrılmasının dışında da farklı parametreler uygulanabilir; mesela birincisi firmanın limitlerini aşağı çekersiniz, ikincisi mevcut limitlerini farklı teminat düzeni içinde kullandırmaya giderseniz. Bunların hiçbirisini yapmadık. Aksine, firmaların nakit akışkanlığının bu dönemde rahat geçirilebilmesi için ilave limitler de yaptık. Yani geri çağırmak değil, bankacılık teamülleri içinde kalmak kaydı ile ilave krediler de verdik. Şu anda 1 milyonu aşkın kredili müşterimiz var, sanırım sektörde en fazla sayıya sahibiz. Biz sadece esnaf ve sanatkara yılda en az 2,5 milyar lira kredi kullandırıyoruz, bunlarında kredilendirdiğimiz müşteri sayısı yaklaşık 700 bin. Ama, bireysel müşterilerimizin dışındakileri dikkate aldığımızda toplam 1 milyonu aşkın müşterimiz var.'' -''ÇARKLAR YENİDEN DÖNECEK''- Baktır, krizden çıkışı bankacılık sektörü açısından değerlendirirken, şunları kaydetti: ''Bankaların elinde ciddi bir likidite var ve şu an güven unsurundan ve bir kredi riskinden bahsedebiliriz. Kredi riski nedeniyle bankalarca bu dönemde fazla kredi verilmediği iddia edildiği gibi piyasanın da bu anlamda kredi kullanımı son derece az. Ama, özellikle yılın ikinci yarısından sonra bankacılık kesiminin elinde kalan likiditeyi, kredi riskinini ortadan kaldırmak şartıyla reel sektöre aktaracağını düşünüyorum. Geçmişe nazaran kredi riski biraz daha fazla olduğu için kredi değerlendirme biraz sıkılaştırılmış olabilir ama reel sektöre de kaynak aktarma konusunda bankalar arasında rekabet olacağını düşünüyorum. Dünyada ve Türkiye'de güven bunalımı sorununun aşıldığı takdirde çarkların yeniden döneceğine inanıyorum.'' -''KURDA ÇOK FAZLA RİSK GÖRMÜYORUM''- Döviz kurunun çok hafif yukarı eğilimli olsa bile yatay seyir izleyeceğini düşündüğünü belirten Baktır, ''Dövizin artması için nedenler, yılın son çeyreğine göre azaldı. Özellikle emtia fiyatlarının, enerji girdilerinin düşmesi Türkiye'nin cari açığını ve buna bağlı olarak dış ticaret açığını azaltıyor. Kurda çok fazla bir risk görmüyorum. Ancak burada esas olan firmaların kendi bilançolarını doğru bir şekilde yönetebilmesidir'' değerlendirmesinde bulundu. Baktır, faizlerde ise bu yıl vadeye bağlı bir faiz riski olmayacağını, faizlerin ineceğini düşündüğünü kaydetti. -''SENDİKASYONLARIN GERİ DÖNÜŞÜNDE PROBLEM OLMAZ''- Uzun vadeli yurt dışından temin edilen fonların yanı sıra kuvvetli mevduat tabanı olmasının, Halkbank'ın en önemli özelliğinden birisi olduğunu vurgulayan Baktır, ''Çok ciddi bir avantaj, bu avantajı yılın son çeyreğinde inanılmaz derecede yaşadık'' diye konuştu. Baktır, şunları söyledi: ''Tabana yaygın ciddi bir mevduatımız var. Bu nedenle bugüne kadar sendikasyon kredilerinden de yararlanmadık. Hiç sendikasyona girmedik. Girmememizin ne kadar doğru olduğunu da bugünlerde görüyoruz. Ama diğer taraftan, bankaların sendikasyonlarının geri dönüşünde bir sorun yaşanmayacağını ve ayrıca önümüzdeki dönemde dünyada bir likidite bolluğu oluşacağını düşünüyorum. Güven unsurunun aşılması halinde bu likiditenin bir şekilde piyasaya verileceğini ve yeniden çarkların döneceğini tekrar vurguluyorum. Sendikasyonların geri dönüşünde bir problem olmadığı görüşündeyim. Çünkü, şu an Türkiye'deki bankaların bilançoları dünyadaki diğer bankaların bilançolarına göre daha sağlam ve kar üreten bilançolar.''
Kaynak: Anadolu Ajansı