Gayrimenkul Sektörü Cazibesini Yitirmez
Gayrimenkul projeleri Pazarlama ve Satış Yönetimi hizmeti sunan ve Türkiye’nin önde gelen markalı konut projelerinin satış hedeflerine ulaşmasında rol alan Satış Çözümleri kurucusu Soner Keleş gayrimenkul sektöründeki gelişmeleri değerlendirerek ‘‘Gayrimenkul sektörü uzun vadede hiçbir zaman cazibesini yitirmez’’ dedi.
Soner Keleş konut fiyatlarına ilişki önümüzdeki dönemlerde fiyat artışlarının bizleri beklediğini belirterek ‘‘Dövizdeki artışının inşaat maliyetlerine direkt olarak yansıması müteahhitlerin zorlanmasına ve konut fiyatlarının doğrudan artmasına neden oluyor. İnşaat firmaları şu anda bu maliyet artışını belirli bir dönem konut fiyatlarına yansıtmayacaklarını belirtiyorlar ancak önümüzdeki dönemde yeni başlayacak olan projelerde bu mümkün gibi görünmüyor.’’ dedi
Hızlı Bir İvme Bekleniyor
Keleş, ‘‘Döviz ve faizlerin yüksek seyretmesi yerli yatırımcıların gayrimenkul alım-satım işlemlerini negatif yönde ve talebi olumsuz etkiliyor. Ancak gayrimenkul sektörü uzun vadede hiçbir zaman cazibesini yitirmez. Konut talebi her zaman güçlüdür. Sadece dönemsel olarak konut alımı erteleniyor ve talep birikiyor. Bu erteleme döneminin bitiminden itibaren ise hızlı bir ivme ile satışlar tekrar artıyor.
Diğer taraftan dövizdeki dalgalanma sonucunda yabancıların mülk edinme değerlerinin düşmesi ve Türkiye’den konut alımı için yapılan teşvikler yabancı yatırımcılar için büyük fırsatlar oluşturuyor. Bu gelişmelerin sonucunda 2018 yılında yabancıya konut satışında rekorlar kırıldı’’ ifadelerine yer verdi.
Konut Kredisi Faizlerinin Satışlara Etkisi
Gayrimenkul sektöründe durgunluğun ana sebeplerinden birisi konut kredisi faiz oranlarının yükselmesi olduğunu belirten Keleş ‘‘Konut ihtiyacının halen çok fazla olmasına rağmen faizlerin aylık bazda %2 seviyelerindeki yüksek oran ve belirsizlik alım kararlarının ertelenmesine neden oluyor. Yüksek faiz oranları, alımlar üzerinde baskı yaratırken konut üretimindeki maliyetleri de artırmaktadır. Diğer taraftan finansmanı güçlü olan firmaların banka kredisine alternatif olarak vade farksız taksitlendirme planları ve senetli ödeme alternatifleri üzerine kampanyalar oluşturmalarına neden olmaktadır.
Konut kredisi faiz oranlarının psikolojik sınır olan yüzde 1’in altına inmesi ev alma talebini erteleyip vatandaşların ve yatırımcıların harekete geçmesini sağlıyor ve biriken talep tekrar konut satışına dönüyor. Bu yılın ortasında kamu ve özel sektörün konut pazarı için düzenlediği %0.98 konut kredisi faiz kampanyası ile sektörün tekrar canlandığını ve konut alıcısının olumlu yönde harekete geçtiğini gördük’’ dedi.
Uzun Vadeli Reformlar Lazım
Soner Keleş, ‘‘İnşaat sektöründe sürdürülebilir, sağlıklı ve üretime dayalı büyümenin yakalanabilmesi için kısa vadeli teşvik tedbirlerinin yanı sıra kalıcı ve uzun vadeli yapısal reformların gündeme alınması gerekiyor. Kentsel dönüşümün önündeki engellerin kaldırılması, imalatta dövize bağlı olmayan yerli üretimin teşvik edilmesi,konut alıcısını ilgilendiren kredi faiz oranlarının %1 seviyelerine düşürülmesi, KDV teşviklerinin kalıcı olması, yabancı talebini arttırmak için yeni düzenlemeler getirilmesi, teşviklerin arttırılması, bürokrasinin azaltılması ve Türkiye konut piyasalarının tanıtımında etkin pazarlama ve satış stratejilerinin oluşturulması gerekiyor.’’ dedi.