Bugünlerde ev alamayan hayat boyu evsiz kalır

09/11/2009

O zamanlar herkese aynı şeyi söylüyordum: Bugünlerde ev alamayan, ömür boyu alamaz.

Fehim Genç Bu sözü 2004 yılında söylüyordum. O sıralar Bahçelievler'de sıranizam bir apartmanda oturuyordum. Yolda bir arkadaşıma rastladım, iki sokak ötede, oturduğum evin ayarında bir ev almış. 'Kaç para' diye sordum. '30 milyar' dedi. Bugünkü parayla 30 bin lira. O zamanlar herkese aynı şeyi söylüyordum: Bugünlerde ev alamayan, ömür boyu alamaz... Bu konuşmanın üstünden üç ay geçmemişti ki konuştuğumuz evlerin fiyatı 120 milyar liraya yükseldi. Fiyatı 30 milyar lirayken yüzüne bakılmayan evler birdenbire değere bindi, herkes ev alma telaşına düştü, insan psikolojisi böyle bir şey işte. Konuştuğumuz şeyler daha geçmişin karanlık sayfalarına gömülmedi. Şurada 4-5 yıl öncesinden sözediyoruz. Şimdi, yine benzer bir süreç yaşıyoruz ama 2004'teki gibi fiyatlar, 3-4 kat prim yapma potansiyeli olan evler yok artık. Ama yaşadığımız günler yine de fırsat günleri olarak değerlendirilebilir. Yeni yapılan sitelerdeki konut fiyatları bir yıldan beri zam görmedi. Bazı sitelerin fiyat listeleri, beklemekten sarardı. Konut kredisi faizleri geçen yıl bu zamana göre yarı yarıya düştü. Faizler dibe vurdu. Tarihi günler yaşıyoruz. Nerede görülmüş 10 yıllık vadede aylık 0.95 faiz? Tamam, Avrupa'da var ama Türkiye'de ilk kez oluyor. Dip yapmış faizler ve zammı unutmuş fiyatlar gelip geçicidir. Bir bakmışsınız faiz zıplamış, fiyatlar alıp başını gitmiş. O nedenle diyorum; bugünlerde ev alamayan ömür boyu alamaz diye. Böyle sadece 'dolduruş makamından' şarkılar söylediğimi sanmayın. Farkındayım, bir de ekonomik gerçekler var tabii ki. Ev almaya gücü olan kesim, 2005'ten bu yana alacağını aldı. Özellikle orta gelir grubundaki ücretli kesim, kendi oturacağı evi aldı ve kredi borcunu ödemeye devam ediyor. Bu kesim zaten uzun süre yeni bir borç altına girmez. Öte yandan kriz nedeniyle birçok kişi de işsiz kaldı. Gelecek kaygısı taşıyanların maceraya atılmaya cesareti yok. Ancak fırsat dediğimiz şey de böyle zamanlarda ortaya çıkıyor ne yazık ki... Dolayısıyla gerçekten ev ihtiyacı olanlar bu fırsatları değerlendiremiyor. Alım gücü olanlar niye bekliyor, derseniz ona makul bir açıklama getirmek zor. Alım gücü olanlar 2004'te de bekliyordu. Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik krizinin etkisindeydi herkes. Şimdi de kriz var. Belli ki aynı psikoloji hakim. Ama 2005'te sihirli bir el dokundu ve emlak sektörü patladı. Yine öyle bir ortam oluşur mu bilemem ama bildiğim tek şey var, eğer alım satımlar tekrar canlanırsa, bugün imkanı olup da ev almayanlar, dizlerini çürütecek.
Kaynak: Milliyet