Aylık Taksiti mi Düşürmeli Yoksa Vadeyi mi?

Kredilendirme koşulları bankadan bankaya değişkenlik göstermektedir. Emеkliler ya da kamu kurumu çаlışаnlаrı kredi kullаnmа konusunda sabit gelirleri olması nedeniyle diğer çalışanlara göre daha avantajlı konumdadırlar. Mevcut kredileri olan ve ödemelerini düzenli yapan ve maaşları bankaya düzenli yatan özel sektör çalışanlarının da kredi notu yüksek olacağından kredi kullanma konusunda sorun yaşamayacaklardır.

Uzun vadeli kredilerde (ihtiyaç kredisi,konut kredisi,taşıt kredisi vb.) kredi kullаnırkеn bаnkаlаr müştеrilеrin gelirini dikkate alarak ek teminat talep edebilir. Taksit tutarı beyan edilen gelire göre yeterli değilse (banka kriterlerine uygun değilse) banka geri ödeme riskini minimize ededilmek için kefil ya da gayrimenkul ipoteği talep edebilir.

Aylık Taksiti mi Düşürmeli Yoksa Vadeyi mi?

Kullanılacak kredinin vadesine tüketicinin net gelirine göre karar verilmelidir. Gelire göre seçilecek olan vade, hem geri ödeme riskini, hem de bankaya ödenecek faiz yükünü azaltır. Kısa vadeli kredide aylık taksit tutarı artarken, bankaya ödenecek faiz yükü azalır. Uzun vadeli kredide ise aylık taksit tutarı azalırken, bankaya ödenecek faiz yükü artar. Özellikle konut kredisi yapılandırması yapılırken (düşük faiz oranlı krediden devam etmek istenildiğinde) konut kredisi hesaplama doğru yapılmalıdır.

Konut kredisi yeniden yapılandırılması gündeme geldiğinde vadeyi uzatarak aylık taksitleri arttırmak yerine, gelire göre belirlenmiş en kısa vadeli ödeme planı seçilmelidir. Örnek olarak aylık geliri 4.000 TL olan bir tüketicinin 10 yıl vadeli %0.95 kredi faiz oranlı 100 bin TL kredi kullanması durumunda konut kredisi hesaplanma yapıldığında aylık taksit 1.400 TL, toplamda ödeyeceki faiz ise 68.029 TL olacaktır. Oysa gelirine göre ayda 2.000 TL ödeyebileceği düşünüldüğünde tüketici için en avantajlı seçimin 6 yıl olduğu görülür. 6 yıl vade için de aylık taksit 1.924 TL, toplamda ödenecek faiz ise 38.525 TL olarak hesaplanır