Ziraat Bankası Ekonomi Değer Kredisi

Ziraat Bankası’ndan yapılan açıklamada ‘‘Ekonomideki olumlu gelişme ve beklentiler doğrultusunda işletmelerimizin üzerindeki finansman yükünü hafifletmek amacıyla, enflasyona endeksli ve T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığınca sağlanan Hazine Destekli Kefalet Sistemi çerçevesinde KGF teminatlı kredi imkanı sağlayan yeni bir finansman paketi uygulamaya alınmıştır. İstihdam ve üretimin artırılmasında önemli role sahip KOBİ ve KOBİ Dışı tüm işletmelerimizi desteklemek suretiyle, ekonomimize değer katmayı amaçlayan Ekonomi Değer Kedisi paketi hayata geçirilmiştir.

Ekonomi Değer Kredisi ile bütün işletmelerimize enflasyona endeksli değişken faizli kredi kullanım imkanı sunulmaktadır. Böylelikle, firmaların finansman maliyetlerinin azaltılması da hedeflenmektedir.’’ denildi. Ekonomi Değer Kredisi 5 Milyon TL ile 50 Milyon TL arasında 48 ay vadeye kadar 6 ay ödemesiz dönem olmak üzere kullanılabilecek. Azami 6 ay anapara ödemesiz ve azami 36 ay vadeli krediler için yıllık TÜFE+4 faiz oranı uygulanacak olup azami 6 ay anapara ödemesiz ve 36-48 ay vadeli krediler için ise yıllık TÜFE+4,5 faiz oranı uygulanacak.

Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, "Kredi paketlerinde daha önce inşaat sanayisinde yoğunlaşma vardı ama ilk defa imalat sanayisinde ağırlıklı olarak bu kredilerin kullandırılmasına karar verildi. Bu önemli bir değişim, faydalı olacağına inanıyorum." ifadelerini kullandı.

Özdebir yaptığı konuşmada, Ziraat Bankasının Türkiye ekonomisi için büyük fedakarlıklar yapan kamu bankalarından biri olduğunu, kamu bankalarının bu dönemde piyasayı ayakta tuttuğunu bildirdi.

Ne Kadar Kredi O Kadar İş

Bankacılık sektörünün 2008'den bu yana reel sektöre destek olmaya gayret ettiğini belirten Özdebir, "O dönemlerde kredi portföyündeki artış %20'lerden %35'lere çıktı. 2008'in birinci çeyreğine kadar Kredi Garanti Fonu desteğiyle beraber ciddi bir kredi genişlemesi oldu. Bu genişlemeyle imalat sanayisinde büyüme rekorları kırdık. Bizim piyasamız monetarist bir piyasa. Yani ne kadar para ve kredi, o kadar iş. Para sıkıntısı yaşamaya başladığımız zaman biz sanayicilerin işleri daralmaktadır." değerlendirmesinde bulundu. Özdebir, doğrudan ve sıcak para girişlerinin azalmasının ekonominin yavaşlamasına neden olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"%60-70 ithalata dayalı bir üretimimiz var. Kurlardaki artış işletme sermayelerimizin %30-40'lar seviyesinde daralmasına, döviz cinsinden borçlu olan firmaların bilançolarının bozulmasına yol açtı. Bu süreçte bazı bankalar, daha önce vermiş oldukları kredi limitlerini sıfırlamaya çalıştı. Bu da işletmelerimizde ciddi sıkıntılara sebep oldu. Şimdi hükümetimizin de almış olduğu kararlarla yeni kredi paketleri oluşturuldu. Kredi paketlerinde daha önce inşaat sanayisinde yoğunlaşma vardı ama ilk defa imalat sanayisi ağırlıklı olarak bu kredilerin kullandırılmasına karar verildi. Bu önemli bir değişim, faydalı olacağına inanıyorum."