Merkez Bankası'nın Faiz Kararı Sonrası Piyasalar
Merkez Bankası (TCMB) Eylül ayı PPK kararında döviz kurundaki hareketlerin de etkisiyle fiyat artışlarının alt kalemler bazında genele yayılan bir nitelik gösterdiğine dikkat çekerek enflasyon riskine vurgu yaparken, yaptığı sert faiz artırımı ile piyasaları şaşırttı.
Merkez Bankası fiyat istikrarını desteklemek amacıyla güçlü bir parasal sıkılaştırma yaparak politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faizini beklentilerin üst bandında 625 baz puan artırarak %17.75'ten %24'e yükseltti.
Reuters'ın 11 kurumun katılımı ile yaptığı ankette TCMB'nin bir hafta vadeli repo faizini 200 ile 725 baz puan arasında değişen bir oranda artırması bekleniyordu.
Karar öncesi 6.4450 seviyesinde olan Dolar/TL TRYTOM=D3 kararın ardından 6.01'e kadar geriledikten sonra 6.20'nin üzerinde dalgalanıyor. TCMB yaptığı ikinci bir açıklama ile ise gecelik vadede gerçekleştirilen fonlamanın yarından itibaren haftalık vadede yapılmasına başlanacağını açıkladı.
TCMB, fonlamanın tamamının haftalık vadede yapılması için ise bir haftalık geçiş süreci öngörüldüğünü bildirdi.
Bir süredir haftalık repo ihalesi açmayan TCMB, tüm fonlamasını gecelik borç verme faizi olan %19.25 seviyesinden yapıyordu. Dolayısıyla bugün yapılan faiz artırımı ortalama fonlama faizinde 475 baz puanlık bir artış anlamına geliyor.
TCMB'nin daha önce gecelik vadede borçlanma ve borç verme oranlarının bir hafta vadeli repo ihale faiz oranına kıyasla -/+ 150 baz puanlık bir marj ile belirleneceğine yönelik açıklamasına istinaden bugünkü kararın ardından gecelik borç alma faizi %22.5, gecelik borç verme faizi %25.5, geç likidite penceresi faizi ise %27 seviyesine gelmiş oldu.
Societe Generale gelişmekte olan ülke strateji direktörü Phoenix Kalen, "Beklentilerimizin oldukça üzerinde. Ana fonlama faizi olarak bir haftalık repoya geri döndüler... Bu da etkin fonlama oranını %19.25'ten %24'e yükseltmeleri anlamına geliyor... Beklentimiz olan 150 baz puandan çok daha yüksek" dedi.
Bu kararın piyasayı son derece memnun ettiği gibi kafasını da karıştırdığını söyleyen Kalen, "Türkiye'de yetkililer iyi polis-kötü polisi oynuyor gibiler, bir taraftan Cumhurbaşkanı Erdoğan faiz oranlarından hoşnut olmadığını söylemeye devam ediyor, diğer taraftan TCMB son enflasyonist ve jeopolitik gelişmelere oldukça büyük bir tepki verdi" dedi.
Erdoğan bugün yaptığı bir açıklamada faiz konusundaki hassasiyetinin değişmediğine dikkat çekerek "faiz denilen sömürü aracının" kullanılmasına asla vesile olmayacaklarını söyledi.
Erdoğan, "Faiz sebep enflasyon neticedir" diyerek, Merkez Bankası'nın enflasyon tahminlerini tutturamadığına dikkat çekti ve "TÜSİAD söylüyor. Faiz çok yüksek. Ben de diyorum ki bu yüksek faizi düşürelim" dedi.
TCMB açıklamasında yakın dönemde enflasyon görünümüne ilişkin gelişmelerin fiyat istikrarı açısından önemli risklere işaret ettiği belirtilerek, "Döviz kurundaki hareketlerin de etkisiyle fiyat artışlarının alt kalemler bazında genele yayılan bir nitelik gösterdiği dikkat çekmektedir. İç talep koşullarındaki zayıflamaya rağmen fiyatlama davranışlarında gözlenen bozulma enflasyon görünümüne dair yukarı yönlü risk oluşturmaya devam etmektedir. Bu çerçevede Kurul, fiyat istikrarını desteklemek amacıyla güçlü bir parasal sıkılaştırma gerçekleştirilmesine karar vermiştir" denildi.
Tüketici fiyatları Ağustos'ta yıllık bazda %17.9 ile 2003 bazlı serinin yeni zirvesine ulaşmıştı.