Konuta kredi freni
Seçimler ve global dalga ürküttü kredi de frene basıldı
Sonbahar sezonunu kampanya bombardımanıyla açan gayrimenkul kuruluşlarının otomobilden, 4x4 arazi aracına kadar uzanan hediyeli satışları, taksitleri 10 ay sonra başlatma, sıfır faizli kredi imkanı sağlama, liste fiyatından yüzde 15 indirim yapma, banka komisyonlarını üstlenme gibi uygulamaya koyduğu cazip avantajlar bile sektörde beklenen tetiklemeyi yapamadı. Bundan konut kredileri de nasibini aldı.Konut kredileri, bu yılın 9 ayında sadece yüzde 25 büyüdü.
Geçtiğimiz yılın ilk dokuz ayında yüzde 66’lık büyüme gerçekleştiren konut kredileri, bu yılın aynı döneminde sadece yüzde 25 büyüyebildi. Yıla 22 milyar 160 milyon YTL’yle başlayan konut kredi portföyü, 14 Eylül itibariyle 27 milyar 709 milyon YTL seviyesinde kaldı.
Konut kredilerinde kullanım 2007 yılının dokuz aylık döneminde sektörün beklentisinin altında gerçekleşti. Genel seçim ve cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından eylül ayında sıçrama yapması beklenen konut kredi kullanımı temmuz ayında başlayan global dalga nedeniyle yaz aylarındakine benzer durgun bir seyir sergiledi. Geçen yılın dokuz aylık döneminde yüzde 66 oranında büyüme yakalayan konut kredileri, bu yılın ilk dokuz aylık döneminde ürekn yatırımcının geri çekilmesi nedeniyle sadece yüzde 25 büyüme yakalayabildi. 2006'ya 12.6 milyon ytl ile başlayan konut kredi portföyü yılın ilk yarısına kadar olan dönemde hızlı bir ivme yakaladı. Faizlerin yüzde 1 seviyelerine kadar gerilediği ortamda, tüketicilerin kredi talebiyle kullanılan konut kredilerinde patlama meydana geldi. İlk yarıda oluşan konut kredi portföyü bir önceki yılın tamamına yaklaştı. Mayısta global piyasalarda yaşanan dalgalanma tablodaki görünümü sarstı. Faizler yukarı yönlü hareket ederken, 2006 Eylülüne gelindiğinde toplam konut kredi portföyü de 20 milyar 995 milyon ytl'ye ulaştı. Böylece krediler yüzde 66 oranında da büyüme oranı yakaladı.
Yine global dalga sarstı
2007 yılı başında ise birçok sektör yetkilisi kredi kullanımında 2005 ve 2006 yılına benzer bir tablo olmayacağı konusunda hemfikirdi. Kredi portföyü 2007 yılına ise 22 milyar 160 milyon ytl ile başladı. Genel seçim ve cumhurbaşkanlığı seçimi nedeniyle tüketiciler konut taleplerini erteleme yoluna gitti. Sektör ertelenen taleplerin eylül ayında gündeme geleceği üzerine planlarını yaptı. Seçimler sonrası oluşan olumlu tablo ile faizlerde düşüş başladı. Ancak temmuzda ABD'de patlak veren mortgage krizi tüm planları alt üst etti. Piyasalarda yaşanan dalgalanma ile ''Türkiye dalgadan etkilenir mi? ''şeklinde tereddütlerin oluşmasına neden oldu. Böylece tüketicilerin taleplerini yine rafa kaldırdı.
Konut almayı planlayan ve bu fikrinden dalga nedeniyle vazgeçen tüketiciler ellerindeki birikimi arttırabilmek adına yatırım araçlarına kaydırdı. Bu dönemde özellikle dövizdeki dalgalanmayı kara çevirmeye çalışan tüketiciler, ellerindeki birikimi arttırabilirmiyim hesaplarının peşinde koştu. Dövizin yanısıra, bono piyasasında da aynı birikimlerin bir bölümüe mevduat faizinde beklemeyi tercih etti.
Sadece yüzde 25 büyüdü
Eylül ayında da beklenenler olmadı. Zaten sektördeki büyüme rakamları da bunun en belirgin göstergesiydi. Çünkü, 2006 yılının dokuz aylık döneminde yüzde 66 büyüme yakalamış olan toplam konut kredileri, 2007 yılının eylül ayında sadece yüzde 25 büyüme gerçekleştirebildi. 14 Eylül itibariyle ise toplam konut kredi portföyü de 27 milyar 709 milyar ytl'ye ulaştı.
2008'de yüzde 42
Yapı ve Kredi bankası konut finansman bölüm başkanı İsmet Erdem, bu yıl faizlerdeki seyrinde konut kredi kullanımını sınırlandığını belirterek sözlerine şöyle devam etti : ''2006 yılındaki büyüme oranı yüzde 66 idi. Bu yılın dokuz aylık döneminde ise bu oran yüzde 25 ile sınırlı kaldı. Bunun en temel nedeni yaşanan dalgalanma nedeniyle faizlerin yukarı yönlü hareketiyle ertelenen talepler oldu. Bu yılı 30 milyar ytl civarında bir rakamla kapatırız. Ancak 2008 yılında portföyün 44 milyon ytl civarında olacağını ve kredilerdeki büyüme oranının da yüzde 42 olacağını tahmin ediyoruz.''
Eylülde hedef tutmadı
Denizbank konut finansman bölüm müdürü Barış Yılmazkaya, eylül ayında beklenen sıçramanın global endişe nedeniyle gerçekleşemdiğine dikkat çekerek, şu bilgileri verdi : ''Yurtdışında yaşanan mortgage sorunu Türkiye'yi psikolojik olarak etkiledi. Global endişe ile birkaç banka tüketici kredilerinde faiz artışına gitti. Faiz artışıyla birlikte tüketiciler eylül ayında almayı planladığı konut kredisinden vazgeçti.''
Esra Sahici
Kaynak: Hürriyet