Konut satışını mortgage yavaşlattı

Rapor, sektörün 2007 yılındaki görünümünü ekonomik ve istatistiksel verilerin yanı sıra kapsamlı bilgiler, araştırma sonuçları ve uzman görüşleriyle ayrıntılı olarak sunuyor. Raporu değerlendiren Yapı-Endüstri Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Hasol, sektörün sorunlarını; yerleşme ve yapılaşmada bilimsel planlama yokluğu, yanlış yapılaşma, kaçak yapılaşma, mevcut çürük yapı stoku, doğru işlerlik kazanamayan kamu ihale düzeni, bozuk müteahhitlik sistemi, meslek adamlarının ve yardımcı kadroların yetersiz eğitimi, yapı ve malzeme üretiminde kayıt dışılık ve haksız rekabet olarak sıraladı. Türkiye'de yatırımlar içinde konutun çok önemli bir yeri bulunduğunu ve konut yatırımlarının sektörün gidişini belirlediğini dile getiren Hasol, "2006'da doludizgin bir konut yapım süreci izlemiştik. Bu tırmanış 2007'de de üretimde sürüp gitti. Ancak 2007'de satışlar 2006'daki yüksek tırmanış grafiğinin gerisinde kaldı. Konut alımının tasarruf amaçlı bir yatırım olarak benimsendiği biliniyor. Öteki tasarruf araçlarının çok verimli olmadığı 2007 yılında konut satışlarında artış beklenirdi; ancak fiyatlardaki artışın satın alma eğilimlerini frenlediği düşünülebilir. Bu yavaşlamada, rayına oturtulamayan konut kredi düzeninin ve tutulu satış (mortgage) sisteminin de payı vardır" değerlendirmesinde bulundu. Güneş: İnşaatta canlılık sürer 2007 yılının üç aşağı beş yukarı ortaya çıktığını, artık 2008'e bakmak gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Hurşit Güneş, 2008 yılının öngörülebilirliğini ortadan kaldırabilecek üç risk bulunduğuna işaret ederek, bunları 'siyasi, ekonomik ve dış dünya' olarak sıraladı. Güneş, "Dünyada ciddi bir küresel dalgalanma olursa (ki bu risk konut kesiminde var) Türkiye bundan misliyle etkilenecek, inşaat sektörü de bundan nasibini alacaktır. Biz yine de 2008 yılında inşaat sektörünün olumlu geçeceğini öngörüyoruz. Kuşkusuz, bir yavaşlama olacak. Ancak inşaatla sürekli ekonominin sürdürülebilir biçimde büyümesi de pek olanaklı değil" dedi. Turan: Yurtdışında tesis kuruyor İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD) Başkanı Orhan Turan da Türk yapı sektörünün rekabet edebilen, ihracata katkı sağlayan, yüksek katma değer yaratan bir sektör olduğunu vurgulayarak, "Sektör yeni ürünlere, AR-GE'ye, kaliteye, katma değeri daha da yüksek faaliyete giderek daha da fazla önem veriyorlar. İstihdama katkı giderek artıyor. İnşaat malzemesi sanayicileri daha fazla global marka yaratmak hedefi peşinde koşuyorlar. Bu alanda çaba sarfediliyor. Artık yalnızca yurtiçinde değil, yurtdışında nerede gerekiyorsa orada üretim tesisleri kuruluyor" değerlendirmesini yaptı.