Konut Kredisi Kullanırken Hayat Sigortasına Dikkat
Konut kredisi kullanabilmek için hayat sigortası yaptırmak zorunlu mudur? Hayat sigortası olmayan tüketicinin vefat etmesi halinde kredi borcu varislerine mi devrolur?
Hürriyet Gazetesinden Noyan Doğan bugünkü köşe yazısında kredi kullanımında hayat sigortasına dikkat çekti. Doğan’ı yazısı ve uyarıları şu şekilde.
Vatandaş, “Bankadan kredi kullanırken neden hayat sigortası yapıyorlar, mecbur muyum sigorta yaptırmaya, ödeyeceğim kredinin maliyet artırıyor” diyor.
Bir başka vatandaş da, “Konut kredisi kullanan babam vefat etti, kredinin ödemesi biz mirasçılara kaldı, kredi çekerken bankanın hayat sigortası yapması gerekmez mi? Banka hakkında hukuki süreç başlatmak istiyoruz” diye şikayet ediyor. İlginçtir, bu konuda verilen yargı kararları da birbirinden farklı. Birinde yargı, konut kredisini öderken ölen bir kişinin kalan borcunu mirasçılarından talep eden bankayı, hayat sigortası yapmadığı gerekçesiyle hatalı bulup, ödenen kredi borcunun iadesine karar verirken; bir diğerinde yargı, bankanın kredi verirken sigorta yapmadığı gerekçesiyle gelen şikayeti geri çeviriyor.
Hayat Sigortası Zorunlu mu?
Peki, doğrusu ne? Şunun bilinmesi gerekiyor; bankadan kredi kullanırken hayat sigortasının zorunlu tutulması, hem tüketici haklarına hem de yasalara aykırı bir uygulama. Banka, kredi verirken, ‘hayat sigortasını zorunlu yaptıracaksın’ diyemez. Ama aynı bankanın, kredi kullandırdığı kişilerden hayat sigortası isteme hakkı da var. Banka, hayat sigortası talep edebilir, tüketici kabul etmezse de ‘krediyi başka bir bankadan kullan ya da benden sigorta yaptırırsan kredinin faiz oranlarında değişiklik yapabilirim’ diyebilir. Bu bir; ikincisi, banka, ‘kredi veririm ama hayat sigortasını benden yaptırmak zorundasın’ da diyemez.
Evet, banka, risk değerlendirmesi yapıp, tüketiciden hayat sigortası isteyebilir; tüketici de ister o bankanın çalıştığı sigorta şirketinden ister bir başka sigorta şirketinden hayat sigortasını yaptırıp, bankaya sunar. Bu da tüketicinin hakkı. Banka, hayat sigortası yapmamışsa, tüketici de sigorta talep etmemişse ve kredi de kullanılmışsa; kredi süresi içinde tüketici vefat ettiğinden mirasçıları, ‘neden sigorta yapmadın’ diye bankayı suçlayamaz. Yani, tüketicinin sigorta yaptırmama serbestiyeti varsa, bankanın da sigorta yapmama serbestiyeti var. Tabi, şu da var: Tüketici bilgilendirmiş, sigorta sözleşmesi de imzalanmış ama sigorta yapılmamışsa banka kabahatlidir. Kredi süresi boyunca hayat sigortası yapılmış ancak herhangi bir nedenden banka bunu yarıda kesip, sigortayı iptal etmiş ya da yenilememişse, yine banka kabahatlidir.
24 Milyon Kişiyi İlgilendiriyor
Her zaman söylüyorum, bir kere daha tekrarlayayım; bankadan kredi kullanırken, özellikle de konut ya da araç kredisi kullanırken, hayat sigortası yapılması bankanın değil tüketici için gerekliliktir. Yararınadır demiyorum, gerekliliktir. Sigorta şirketleri, hemen hemen her yıl, kredi ile bağlantılı hayat sigortası yaptırıp da vefat eden 100 bine yakın kişinin varislerine tazminat ödüyor.
7 Milyon Kişi Korumasız
Son olarak şunu da belirteyim. İstatistikleri inceledim. 2019’un 11 ayında bankalardan kredi kullanan kişi sayısı ortalama 31 milyonun üzerinde. Aynı dönemde kredi bağlantılı hayat sigortası yapılan kişi sayısı ise 24 milyonun biraz üzerinde. Bu da şu anlama geliyor, kredi kullanan yaklaşık 7 milyona yakın kişinin; belki haberli belki habersiz, kendi isteği ile ya da bankadan kaynaklı nedenlerle hayat sigortası yok. Benden uyarması.