« Haberler

İkinci konutların turizme kazandırılması

23/06/2009

Türkiye'nin tüm sahil kesiminde yılın sadece 1-2 ayında ''yazlık'' olarak kullanılan, diğer aylarda atıl bekleyen ikinci konutların, turizme kazandırılması gerektiği bildirildi.

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkan Yardımcısı ve 2004'de uygulanan ''İkinci Konutların Turizme Kazandırılması Projesi''nin koordinatörü Serdal Kuyucuoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin binlerce ikinci konutu atıl şekilde bekletme lüksüne sahip olmadığını savundu. Kuyucuoğlu, turistlerin artık tatil yaptıkları yörelerde farklılık aradıklarını, 5 yıldızlı otellere her şey dahil kapanmak istemediklerini belirterek, ''turistler, yöreyi gezmek, kültürünü tanımak, yeni dostluklar edinmek, örf, adet ve geleneklerini öğrenmek istiyorlar. Böyle farklı bir konsept, dünyanın turizm alanında gelişmiş ülkelerinde yaygın bir şekilde kullanılıyor. Özellikle İtalya ve İspanya bu konuda oldukça faal ve çok ciddi paralar kazanılıyor. Türkiye neden kazanmasın?'' dedi. YATAK KAPASİTESİ Kuyucuoğlu, bu tür projelerin özellikle yatak kapasitesi sınırlı turistik yöreler için uygulanmasının kaçınılmaz olduğunu savunarak, şöyle devam etti: ''Antalya, Muğla ve İzmir gibi kentlerde ikinci konutların yanı sıra çok sayıda turistik tesis ve tatil köyü var. Ancak Mersin'de bu tür tesis sayısı oldukça az, yatak kapasitesi ise düşük. Bu nedenle özellikle Mersin gibi kentlerde bu projenin uygulanması ciddi kazanımlar sağlar.'' BAKANLIĞIN YÖNETMELİĞİ Sahil boyunca sıralanan ve taş yığını gibi atıl bekletilen konutların milli servet olduğuna dikkati çeken Kuyucuoğlu, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın da 2006'da ikinci konutların kiraya verilmesiyle ilgili yönetmelik çıkardığını ancak, yönetmelikte yapılacak değişiklikle sigorta, vergi muafiyeti gibi konularda konut sahiplerine kolaylık sağlanması gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi: ''Çünkü, bu yönetmelikte uygulanması zor yükümlülükler yer aldı. Örneğin, bir sitede ikinci konut olarak kiraya verilecek konutlarda belli bir sayıya ulaşma zorunluluğu getirildi. Neden sayı sınırlaması onu anlayamadık. 200-300 konutlu sitede 100-200 yerine 3-5 tane konutun kiraya verilmesinde ne sakınca olabilir? Bir başka husus olayın vergisel yönü. Sadece bir konutunu kiraya verenler vergiden muaf tutulmalı.'' MERSİN ÖRNEĞİ Kuyucuoğlu, kendisinin koordinatörlüğünde MTSO'nun, 2004'de bu ikinci konutları turizme kazandırma Projesi'ni hayata geçirdiğini, bu sayede deneyim kazandıklarını ve bu deneyimleri paylaşmaya hazır olduklarını belirterek, şöyle devam etti: ''Yaptığımız bir araştırmada sadece Mersin sahil bandında 70 bin ikinci konut olduğunu tespit ettik. Projeyi uyguladığımız ilk yılda birkaç ay içinde 100 kadar mülk sahibi ile konutlarını kiraya verme konusunda sözleşme imzaladık. Hiçbir kar amacı gütmediğimiz, Mersin turizmini harekete geçirmek ve yöre ekonomisine katkı sağlamayı hedeflediğimiz bu projeyle ilgili, kiralık konut arayan turistlerle, kiraya vermek isteyen mülk sahiplerinden olumlu tepki aldık. Ancak, daha sonra MTSO yönetimi (bu projenin uygulamasındaki başarıyı kanıtladık, ticari kuruluş değiliz) diyerek, bu projeyi şahıs şirketine devretti. Ancak, bu kez kiralık arayanlarla kiraya verenler, aracılık yapan şirketi emlakçı gibi gördüğünden sıkıntılar yaşandı, bu iş şirket eliyle yürütülmedi. Elde ettiğimiz deneyime göre, bu tür projeler mutlaka Ticaret ve Sanayi Odaları ile benzeri ciddi organizasyonlar tarafından gerçekleştirilmeli. Böyle bir girişimde bulunulursa projeyi uygulayan ilk il olarak elimizden gelen desteği sağlar, deneyimlerimizi paylaşırız.''
Kaynak: Sabah
Full version ©2015 KrediPazarı. Her hakkı saklıdır