Faizdeki düşüş neler getirecek?
Gayrimenkul piyasası son dönemde büyük bir hareketlilik gösteriyor
Gayrimenkul piyasası son dönemde büyük bir hareketlilik gösteriyor. Seyrantepe’de yapılacak stat ihalesi, TOKİ’nin Ataköy’deki arazilerini satmaktan vazgeçmesi, ihalesini Aşçıoğlu’nun kazandığı Mecidiyeköy’deki Likör Fabrikası arsasında yürütmeyi durdurma kararı verilmesi ve son olarak üçüncü köprü tartışmaları…
Gayrimenkul piyasası bu gelişmeleri yakından takip ederken, diğer taraftan konutta çok önemli gelişmeler de yaşanıyor.
Kredi faizleri tarihte görülmediği kadar düşmeye başladı. Merkez Bankası’nın faizleri tek haneye düşürmesinin ardından bankalar da adeta birbirleriyle yarışırcasına faizleri düşürüyor. Son olarak Finansbank 12 ay vadedeki faizini yüzde 0.66’ya indirdi. Bu nereye kadar gider bekleyip göreceğiz.
Böylece en son 2006 yılında yüzde 1’in altını gören konut kredisi faiz oranları tekrar yüzde 1’in altına düştü. Şimdilik 12 ve 24 ay vadede 1’in altına düşen faizler daha uzun vadelerde ise yüzde 1’e çok yaklaştı.
Peki, bankaların bu kadar faiz düşürmesinin nedeni nedir? Daha önce de söylediğim gibi Merkez Bankası’nın faiz indirimi bunda etkili oldu ancak bankaların bu gelişmeye verdiği faiz indirimi tepkisi de büyük oldu.
Piyasada beklenti çok fazla. Konut almak isteyenler uzun zamandır taleplerini erteliyordu. Özellikle sonbahar aylarında piyasanın canlanmasını bekleyen bankalarsa uygun faiz oranları belirleyerek bu pastadan pay kapmak istiyor.
Bankalar bu konuda o kadar istekli ki çeşitli kampanyalarla bunu açıkça gösteriyorlar.
Diğer taraftan ise konut kredilerinin geri ödenmesinde bir sorun yaşanmaması da bankaları bu kadar istekli kılıyor.
Kredi kartı ve tüketici kredisinde geri ödememelerin büyük oranda olması nedeniyle zarar eden bankalar konut kredisinde geri dönüşlerin çok iyi olması nedeniyle bu konuda oldukça istekli davranıyorlar.
Gayrimenkul piyasasında son dönemde büyük iniş ve çıkışlar yaşadık. Son yıllarda yaşanan durağanlığın piyasanın köpüğünü aldığı düşünülüyordu.
Şimdi ise bu faiz indirimleriyle birlikte piyasada bir canlanma olacağı kaçınılmaz görülüyor. Fiyatların da şimdilik uygun olduğu düşünülürse bu cazibe daha da artıyor.
Fakat bunca yıldır durgun piyasada alım satım olmamasından şikayet edenlerin bu canlılığı görüp fiyatlara birden yüklenmemeleri gerekiyor.
Tabiî ki arz talep dengesi içinde fiyat değişimleri olacaktır ama her durumu fırsata dönüştürmeyi alışkanlık haline getiren bizler artık daha sağduyulu davranmak zorundayız.
Yoksa daha çook ‘kimse konut alıp satmıyor’ diye dövünür dururuz.
Kaynak: Milliyet